Please activate JavaScript!
Please install Adobe Flash Player, click here for download

21-10-15-0

21 Ekim 2015 ÇarşambaEKONOMİ8 aB ile Transatlantik Ticaret ve Yatırım Or- taklığı (TTIP) görüşmelerini sürdüren ABD'nin, Japonya ve Kanada'nın aralarında bulunduğu 11 ülke ile yürüttüğü Trans Pasifik Ortaklığı Anlaş- masını (TPP) olumlu sonuçlandırmasının, Çin'in bölgede artan etkinliğini dengelemek açısından önemli bir başarı olduğu değerlendiriliyor. Pasifik bölgesindeki ülkelerle TPP görüşme- lerinde anlaşmaya varılmasının, küresel ekono- miye olası etkileri derlendi. Anlaşmanın katılımcı ülkelerin ekonomileri- ne önemli kazanımlar getirmesinin yanında kü- resel ekonomik yapıyı ABD önderliğindeki Batı bloku lehine dönüştürmesi bekleniyor. TPP için- de yer alan ülkeler 30 trilyon dolarlık üretimiyle küresel ekonomik hasılanın yaklaşık yüzde 40’ını oluştururken, bu rakam anlaşmayı tarihin en büyük ticaret anlaşması yapıyor. Anlaşmayla Pasifik bölgesindeki 12 ülke arasında gümrük vergilerinin çok büyük oranda azaltılması, yeni ticaret ve çalışma standartlarının oluşturulması amaçlanıyor. Anlaşma Çin’in bölgede artan etkinliğini dengelemek açısından Amerika için büyük bir başarı olarak gösterilirken, Çin, davet edilmesi- ne rağmen ortaya konulan çerçevede uygulan- ması istenen kuralların finansal ve ekonomik sisteminde zorluklar oluşturacağı gerekçesiyle müzakereleri reddetmişti. Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi (TASAM) Başkanı Süleyman Şensoy, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, TPP anlaşmasının NATO’nun ekonomik bir versiyonu olarak de- ğerlendirilebileceğini ve bu anlaşmayla bir ara- ya gelen ülkelerin bu birlikteliğin ekonomik ni- metlerini sonuna kadar kullanacağını söyledi. Şensoy, “Çin, Rusya ve Hindistan gibi demo- grafik bakımdan güçlü ülkelerin küresel iş piya- sasına katılmaları Batı dünyasında, özellikle Av- rupa ülkelerinde işsizliğin artmasına, sermaye çevreleri ile diğer toplumsal kesimler arasındaki ayrışmanın derinleşmesine neden olmuştur” şeklinde konuştu. Önlem alınmaması halinde bu ayrışmanın ciddi sosyo-ekonomik ve siyasi problemlere ne- den olabilecek nitelikte olduğunu işaret eden Şensoy, ”Kalabalık nüfuslu ülkelerden gelen olumsuz etkilerin sınırlandırılması ve işsizlik gibi problemlerin çözümü için de Batı Avrupa, Amerika ve bazı Pasifik ülkeleri kendi araların- da işbirliği yapma ihtiyacı duydular” ifadelerini kullandı. Anlaşmaya ortak olan ülkelerin hepsinin bir- den fazla alanda ciddi ekonomik ve sosyal kaza- nımlar elde etmesi öngörülüyor. Bu alanlar ül- kelerin görece güçlü olduğu sektörlerde daha da belirginleşiyor. TPP görüşmelerin olumlu sonuçlanmasının ardından, anlaşma metninin bir ay içinde açık- lanıp ülke parlamentolarının onayına sunulma- sı bekleniyor. Katılımcı ülke temsilcilerinin anlaşmaya varıldığını açıklamalarına karşın, bunun şartları ve sınırları halen belirsizliğini koruyor. aa EnErji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alabo- yun, özel sektör işbirliğiyle borlu süper iletken imaline başlandığını belirterek, "On yıl içeri- sinde sektörde yıllık 1 milyar dolarlık ihracat öngörülüyor" dedi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Ali Rıza Alaboyun, yaptığı açıklamada, nanoteknoloji- den, her türlü endüstri alanına, sağlık sektörün- den malzeme bilimine, savunma sanayi ve uzay teknolojisi gibi stratejik alanları da kapsa- yan ve 250’den fazla kullanım alanına sahip bor maddesine ilginin gün geçtikçe arttığını dile getirdi. Türkiye'nin, dünya bor rezervlerinin yüzde 73’ü gibi çok önemli bir kısmına sahip olduğu- nu hatırlatan Alaboyun, "Ülkemizde katma de- ğeri yüksek ürünlerin elde edilmesine dönük araştırma geliştirme faaliyetlerine önem veri- yoruz ve bor ile ilgili çalışmaları destekliyoruz. Bu anlamda Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü (BOREN) özel sektör işbirliği ile borlu süper iletken malzeme imal etmeyi başardık" diye konuştu. Bakan Alaboyun, borlu süper iletkenlerin ulaşım, haberleşme ve sağlık sektöründe önem- li bir yer tuttuğuna işaret ederek, "On yıl içeri- sinde sektörde yıllık 1 milyar dolarlık ihracat öngörülüyor" ifadesini kullandı. BOREN Başkanı Doç. Dr. Abdulkerim Yö- rükoğlu da Enstitünün Türkiye'de borun nihai ürünlere dönüştürülmesi ve işlenmesine yöne- lik projeleri desteklemeye devam edeceğini ak- tardı. Borlu süper iletken üretiminde kullanılan yüksek saflıktaki elementer bor üretiminin de Türkiye'de yapıldığını söyleyen Yörükoğlu, "Bu konuda desteklediğimiz projelerden bir patent aldık. Bu anlamada desteklerimiz ile bu- gün özel sektörde Pavezyum şirketi borlu sü- per iletken malzemelerin üretimini başardı" dedi. Pavezyum’dan Prof. Dr. Suat Somer de sü- per iletkenlerin elektrik akımını kayıpsız ilet- me özelliği olan yüksek teknoloji ürünü malze- meler olduğunu anlattı. Borun sektörde çok çe- şitli kullanım alanları olduğuna dikkati çeken Somer, "Örneğin süper iletken bir kablonun elektriksel iletkenliği aynı boyutlardaki bakır kabloya nazaran 150 kez daha fazla. Bu özelli- ği nedeniyle süper iletken gelişmiş teknoloji- lerde güç kabloları, MRI cihazları, 10 megavat üstü rüzgar jeneratörleri, manyetik raylı trenler ve süper iletken mıknatısların yapımında önemli rol oynuyor" değerlendirmesinde bu- lundu. aa Dünya ekonomisinde kartlar yeniden karılıyor AB ile TTIP görüşmelerini sürdüren ABD'nin, Trans Pasifik Ortaklığı Anlaşmasını olumlu sonuçlandı- rarak, Çin'in bölgede artan etkinliğini dengelemek açısından büyük bir başarı yakaladığı belirtiliyor Alaboyun: Borlu süper iletkende yıllık 1 milyar dolarlık ihracat öngörülüyor Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, yaptığı açıklamada, "Milli Raylı Taşıt Sistemleri Geliştirilmesi (MİLRT) Projesi"ni değerlendirdi. Şehir içi raylı taşıtların cer ve kontrol sis- temlerinin yerli olarak geliştirilmesinin, Tür- kiye'ye büyük mesafe katettireceğini vurgu- layan Işık, bu kapsamda geçen yıl bütçesi Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) Marmara Araştırma Merkezi (MAM) iç kaynaklarıyla karşılanan, 1,7 milyon lira kaynaklı Milli Raylı Taşıt Sistemleri Geliştirilmesi Projesi için çalışma- lara başlandığını söyledi. Proje kapsamında, şehir içi tramvay ve metro araçlarında kullanılmak üzere Cer Mo- toru, Cer Kontrol Ünitesi, Tren Kontrol ve Yönetim Sistemi geliştirmeyi amaçladıkları- nı dile getiren Işık, "Milli Raylı Taşıt Sistem- leri Geliştirilmesi Projesi'nin, araç üstü saha testleriyle birlikte Kasım 2016'da tamamlan- masını hedefliyoruz. Proje kapsamında ge- liştirilen cer sisteminin, Bursaray Duewag Metro Aracı ve Bozankaya Tramway aracı üzerinde uygulanmayı planlıyoruz" diye ko- nuştu. Şehir içi raylı toplu ulaşım hedefleri doğ- rultusunda 2023 yılına kadar 6 bin 500 set tramvay veya metro tipi araç alınması öngö- rüldüğünü bildiren Işık, "Bir araç maliyeti yaklaşık olarak 2 milyon avro olarak alınırsa, şehir içi raylı ulaşım araçları için 2023 yılına kadar yapılacak toplam yatırım tutarını yak- laşık 13 milyar avro olarak hesaplıyoruz" ifadelerini kullandı. aa Çukurova yöresine uzun yıllar sonra ilk kez kar yağması en çok narenciye ürünle- rini etkilerken son 10 yılın en düşük rekoltesi beklenen limonun bu yıl da çok pahalı olma- sı bekleniyor. Kış aylarının bu yıl soğuk geçmesi ve Çu- kurova yöresine uzun yıllar sonra ilk kez kar yağması, en çok narenciye ürünlerini etkiler- ken, son 10 yılın en düşük rekoltesi beklenen limonun bu yıl da çok pahalı olması bekleni- yor. Mersin Turunçgil Üreticileri Birliği (MERTUB) Başkanı Ahmet Dursen Şahin, yaptığı açıklamada, narenciyede yeni sezon hasadının başladığını hatırlattı. Bu sezon ciddi anlamda rekolte düşüşü beklendiğini aktaran Şahin, "Son 10 yılın en düşük rekoltesi olacağını düşünüyoruz. Bu- nun nedeni de kışın buralara kar yağması ve havanın çok istikrarsız seyretmesi. Bir gün soğuk, bir gün güneşli, bir gün yağmurlu olunca meyve tutum aşamasında olan ağaç- larda zarar meydana geldi. Bu da üretimin maalesef yeterli seviyede olmasını engelli- yor" dedi. Şahin, düşük rekoltenin doğal olarak fi- yatlara da yansıyacağının altını çizerek, yük- sek fiyatıyla gündeme gelen limonun bu yıl da adından sıkça söz ettireceğini bildirdi. aa Limon bu yıl da cep yakacak Şehir içi raylı ulaşıma 13 milyar avroluk destek

Pages Overview